Kayıtlar

murathan mungan etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Lal Masallar - Murathan Mungan

İstedim ki Cenk Hikayeleri'nin ardından aynı masalcı anlatmaya devam etsin. Uzun kış gecelerinin puslu ve soğuk karanlığında tılsımlı sözcükleriyle beni de Kaf dağının ardına taşısın Zümrüd-ü Anka'nın kanatlarında. Ve böylece Lal Masallar'ın dilsizliğine vurdum kendimi. Murathan Mungan'ın Lal Masallar'ı ilk kez Remzi Kitabevi tarafından 1989 yılında yayımlanmış. Benim elimdeki Metis Yayınevi tarafından 2009 yılında yayımlanmış olan on ikinci basım. Kitap kapağındaki resim Mustafa Ata tarafından bu kitap için özel olarak yapılmış ki bence kitabın içindeki öykülere çok yakışmış. Üç öykü var kitabın içinde, üçü de aynı masalı anlatıyor lakin her birinin hikayesi farklı. Öykülerin dili ve iklimlerinin yanında "lal olmaları" ortak özellikleri. Yine geçmiş zamanın izini sürüyor yazar, yurt edindiğimiz topraklarda, bilmediğimiz destansı hikayeler anlatıyor. Eski ve yeni sözcükleri bir arada kullanarak, betimlemelerde mecaza fazla yer vermeden büyülü bir atmosfe...

Cenk Hikayeleri - Murathan Mungan

Resim
Cenk Hikâyeleri’ni ilk kez 1986 yılında Remzi Kitabevi yayınlamış. Elimdeki 2010 yılında Metis’ten çıkan on ikinci basım. Kapak resmi Fatma Tülin Öztürk tarafından bu eser için özel olarak yapılmış. Ne yazık ki öyküye hak ettiği değeri vermeyen okurlarımızın yirmi dört yılda da olsa bir öykü kitabını on ikinci basıma taşımış olmaları ne mutlu. İçinde altı öykü barındıran bu kitaptaki her hikâye iki kahramanın birbirleriyle mücadelesini ve bir yandan da kahramanların kendileriyle hesaplaşmalarını anlatıyor. Her kahraman diğerine ayna tutuyor. Murathan Mungan’ın sade ama incelikle işlediği dili, yeni ve eski kelimeleri ustalıkla kullanması, gereksiz diyaloglardan kaçması her öykünün tadına tat katıyor. Bir kitabı okurken onun içine girebilmek, o anı yaşayabilmek önemlidir. Mungan’ın öykülerinde çizdiği atmosfer öyle güçlü ki, yağmurdan sonra topraktan çıkıp burnunuza dolan buğuyu sayfaların arasında hissedebiliyorsunuz. İlk öykü, Şahmeran’ın Bacakları… Elbette bir Şahmeran ö...