Günlüğüm - 1
Mahmur açtım gözlerimi. Parlak kış güneşiyle boyanmıştı evimin duvarları. Çay demini almış, çilek reçeli sofrayı şenlendirmiş. Keyif yapılası bir pazar sabahı. Oğlumun uyku ve ter kokulu boynuna gömdüm yüzümü. Kokladım öpmeye kıyamadığımdan.
Bir anda, belki bir kahkahanın ardından belki de sımsıcak bir bakışla değişti her şey. Belki gazetede gördüğüm soğuktan mora kesmiş çıplak ayaklı bir çocuk fotoğrafı, belki sokaktan geçen arabadan etrafa saçılan şarkının aklıma takılan sözleri, çamaşır makinesinde asılmayı bekleyen çamaşırlar ya da bilmediğim başka bir şey ve belki her şey...
Bir bıçak gibi saplanıverdi hüzün ciğerime, nefessiz kaldım. Sesim soluğum çıkmaz oldu. Hızla süzülüp yüreğime çöreklendi yılan misli. İçim kabardı, dalgalandım.
Kimse sormasın istedim, kimse söylemesin. Derdim kendimleydi lakin sadece ben bilmek istedim. Söyleyemediklerim düğümlendi boğazımda, yazamadıklarım birikti kalemimin ucunda, yetişemediklerim eteklerime yapıştı.
Hüzün yol buldu aktı yanaklarımdan geride rimelimin isini bırakarak.
Bir anda, belki bir kahkahanın ardından belki de sımsıcak bir bakışla değişti her şey. Belki gazetede gördüğüm soğuktan mora kesmiş çıplak ayaklı bir çocuk fotoğrafı, belki sokaktan geçen arabadan etrafa saçılan şarkının aklıma takılan sözleri, çamaşır makinesinde asılmayı bekleyen çamaşırlar ya da bilmediğim başka bir şey ve belki her şey...
Bir bıçak gibi saplanıverdi hüzün ciğerime, nefessiz kaldım. Sesim soluğum çıkmaz oldu. Hızla süzülüp yüreğime çöreklendi yılan misli. İçim kabardı, dalgalandım.
Kimse sormasın istedim, kimse söylemesin. Derdim kendimleydi lakin sadece ben bilmek istedim. Söyleyemediklerim düğümlendi boğazımda, yazamadıklarım birikti kalemimin ucunda, yetişemediklerim eteklerime yapıştı.
Hüzün yol buldu aktı yanaklarımdan geride rimelimin isini bırakarak.
Yorumlar
Yorum Gönder