Vapurlara Küsmek - Türker Ayyıldız
Vapurlara Küsmek, 2011 Orhan Kemal Öykü Ödülü Birincilik Ödülü'nü kazanan Türker Ayyıldız'ın ilk öykü kitabı. Capcanlı dil lezzeti, yalın anlatımı ve öykülemedeki akıcılığıyla büyük kentlerde olduğu kadar, şehirde geçen olaylarda bugünün çürüyüşüne, geçmişin duyarlılıklarıyla ışık tutarken, insan olma üzerine sorular sordurup, ipuçları da sunuyor.Türker Ayyıldız sayıları meslek edinmiş, fotoğrafçılığa gönül vermiş, şiir tutkunu bir öykücü. Daha önce bir şiir kitabı yayınlanmış. Biraz tesadüfen ve heyecanla kitaplaştığını düşündüğü bu şiirler için aceleci davrandığını söylüyor. Anladığım kadarıyla artık sıkı bir şiir okuru olup öyküler yazmaktan yana. Dört Oğlan Bir Kız isimli dosyası Orhan Kemal Öykü Ödülü'ne değer görülünce öykülerin kitap halini alması daha kolay olmuş.
Öykücülüğümüzün bu yeni üyesine 'hoş geldin' derken, edebiyatımıza taze kan aşılamanın da haklı kıvancını yaşıyoruz.
"... O gece sandalın içinde sabaha kadar sallandı yıldızlar. Çok uzun zamandır bu şehirde yıldız görmemiştim. Bir tanesi usulca kayıverdi. Heyecanlandım, tutmak için dilekler aradım. Yoktu, tutacak dileklerimi düşürmüştüm. "Aldırma Payidar," dedim. Aldırmadım. Sonra ayın önüne bulut geçti, yakamoz kayboldu. bir kirpi gibi kapandım tarihe..."
Vapurlara Küsmek içinde on iki öykü barındıran, her öyküde hayatın kıyısındaki yaşamlardan kesitler sunan, kimi zaman gülümseyerek kimi zaman yüzünüzü buruşturarak okuyacağınız bir kitap. Birbirine eklemlenen öykülerde kahramanımız ya da baş karakterimiz Payidar kendi anlatıyor hikayesini. Kitap boyunca onu iyi tanıyoruz. Galapera'daki söyleşisinde Payidar karakteri için sayfalar doldurduğunu söylemişti yazar. Bence Payidar o sayfalarda ete kemiğe bürünüp yerleşmiş öykülere. Ama Payidar'ın baş rolde olmadığı öykülerde sarıp sarmaladı beni, hele Kuşçu Akif'in Kanatları...
Yalın, anlaşılır bir dili var Türker Ayyıldız'ın ve şiirin kokusunu da duyabiliyorsunuz kelimelerinde. Ama her cümleyi öyle güzel sıyırmış ki şiirden, kimseye haksızlık olmamış. Anlatımında görselliğin önemi büyük, sahneyi ve manzarayı gözlerinizin önüne koyuyor.
Keyifle okuyacağınız öyküler vaat ediyor bu kitap. İşte altını çizdiğim bir kaç cümle:
Alyansı parmağımdan çıkarıp suya bırakıyorum. "Pıt," sesiyle boşanıyorum tüm yaşantımdan, halka halka yayılıyorum boşluğa. Biri beni duysun diye bildiğim tüm şarkıları tekrar tekrar söylüyorum. Sesimde acınası notalar susuyor üstelik. Şimdi geri dönebilsem ne çok şeyi adlandırabilirim. Yüzüne karşı bir kere bile, "karım," demediğim kadın geliyor aklıma. Parmağımdaki yüzükten kalma izi öpüyor dudaklarım, kuş leşinden utanmasan zırıl zırıl ağlayacağım tarihin benden kurtuluşuna.
Yorumlar
Yorum Gönder